Türk ve Filistinli akademisyenlerin katıldığı Göğüs Hastalıkları Sempozyumu düzenlendi
Sağlık Bilimleri Üniversitesi akademisyenleri, Kudüs Üniversitesi ile ortaklaşa düzenlenen Göğüs Hastalıkları Sempozyumu'nda Filistinli meslektaşlarına bilimsel deneyimlerini aktardı.
22-25 Eylül tarihlerinde Kudüs Üniversitesi'nin Doğu Kudüs'teki ana kampüsünde Sağlık Bilimleri Üniversitesi ve Kudüs Üniversitesi tarafından düzenlenen sempozyuma Hamidiye Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya, Genel Sekreter Dr. Öner Güner, Rektör Danışmanlarımız Doç. Dr. Güven Bektemür, Prof. Dr. Halit Çınarka ile akademisyenler katıldı.
KARŞILIKLI İŞ BİRLİĞİ VE ETKİLEŞİM HEDEFLENİYOR
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erdoğan Çetinkaya sempozyumla ilgili yaptığı açıklamada, bu sempozyumla karşılıklı etkileşim, iş birliği alanlarının oluşturulması ve bilgi paylaşımını hedeflediklerini bildirdi.
Prof. Dr. Çetinkaya, "Göğüs hastalıklarıyla ilgili güncel bilgilerin paylaşıldığı bir bilimsel program düzenleniyoruz. Bu bilimsel programda hem Türkiye hem de Filistin'deki tecrübeli ve uzman akademisyenler bu konuda tecrübelerini paylaşıyorlar." şeklinde konuştu.
GÜNCEL YAKLAŞIMLAR VE GELİŞMELER KONUŞULDU
Türk ve Filistinli akademisyenlerin katıldığı sempozyumda, akciğer kanserinde tanı ve tedavisindeki güncel yaklaşımlar ve gelişmeler, göğüs cerrahisi, astım, akciğer transplantasyonu ve tütünle mücadele konularında sunumlar yaptı.
Türkiye'nin Kudüs Başkonsolosu Büyükelçi Ahmet Rıza Demirer, sempozyumdaki konuşmaısnda, "Sağlık Bilimleri Üniversitemiz ile Kudüs Üniversitesi arasındaki iş birliğinin gelişmesinden mutluluk duymaktayız" ifadelerini kullandı.
DEMİRER: "FİLİSTİN HALKININ DİRENCİNİN YÜKSELMESİNDE DOKTORLAR DA SORUMLU"
Doğu Kudüs'ün sembol kurumları arasındaki Kudüs Üniversitesi'nin akademik alandaki çalışmalarının güçlenmesinin önemini vurgulayan Demirer, "Tıp fakülteleri dünyanın her yerinde önemlidir. Çünkü halkla iç içe olan, fertlerin en fazla güvenini kazanan meslek grubunu doktorlar oluşturmaktadır" dedi.
Doktorluk mesleğinin toplumsal bir boyutunun da olduğuna değinen Demirer, Filistin halkının direncinin yükseltilmesinde doktorların da sorumluluğunun bulunduğunu kaydetti.