Babası Covid’e yakalanan doktor: “Umut dolu sözcükler duymak istedim”
Türkiye'de ilk Covid-19 vakasının görüldüğü tarihinden bu yana binlerce sağlık çalışanı çocuklarını, ailelerini, sosyal hayatlarını bir kenara bırakarak, salgına karşı verilen mücadelenin en ön safında yerini aldı.
Virüse bir nefes uzaklıkla görev yapan sağlık çalışanları binlerce cana şifa olurken, ailelerini korumak adına aylarca evlerine, sevdiklerine hasret yaşadı. Hayatın normale dönmesi amacıyla canla, başla çalışmaya devam ediyorlar.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Kliniğinde çalışan Asistan Dr. Senem Kuşaksızoğlu Kara da Covid-19 ile mücadelede sürecinde aktif şekilde görev yapan sağlık çalışanlarından biri. Çalıştığı ekiple salgına karşı mücadele sürecinde binlerce hastaya şifa olmaya çalışan Kara, hastalığın ailesine bulaşmasıyla da zorlu bir sınavdan geçti.
COVİD'E YAKALANAN BABA, SAĞLIK PERSONELİ VE KIZININ GAYRETLERİYLE SAĞLIĞINA KAVUŞTU
Kara, Covid-19'a yakalanan babası Levent Kuşaksızoğlu'nun sağlığının kötüleşmesi üzerine evlat olarak sancılı günler yaşadı. Dr. Kara, babasının Covid-19'a karşı verdiği hayatta kalma savaşına, çalıştığı hastanedeki uzman ekibin de katkılarıyla destek oldu. Baba Kuşaksızoğlu, tüm sağlık personelinin yanı sıra hekim olan kızının gayretleriyle sağlığına kavuşarak hayata belki de ikinci kez "merhaba" diyerek Covid-19'u yenen binlerce hastadan biri olmayı başardı.
DOKTOR OLARAK ÇALIŞTIĞIM YERDE HASTA YAKINI OLDUM
Dr. Senem Kuşaksızoğlu Kara, "Cephede ben de varım." diyerek Covid servisinde görev yaptığı bu süreçte yaşadıklarını anlattı. Kendisinin de hastalığa yakalanan sağlıkçılar arasında olduğunu belirtti.
Sürecinin kendileri için çok zorlu olduğunu dile getiren Kara, şunları kaydetti:
"Bu süreçte hem zihinsel hem fiziksel olarak çok yorulduk. Bunun yanında bir duygusal yorgunluğumuz da oldu. Her gün arkadaşlarımızdan birinin kovid geçirdiği haberini aldık. Aynı zamanda ailelerimizden de Covid-19'a yakalanan da oldu. Biz ailece Covid geçirdik. Ben bu süreçte babamı hastaneye yatırmak durumunda kaldım. Doktor olarak çalıştığım bu koridorlarda aynı zamanda o durumda hasta yakını olarak bulundum ve o pencereden de olaya şahit oldum. Saatler, günler geçsin istedim. Umut dolu sözcükler duymak istedim. Çünkü insanın aklına her an her şey geliyor. Her iki ihtimali de düşünüyoruz. Zor geçti ama sonunda şifa ile taburcu olduk.
"COVİD DIŞINDA BAŞKA HİÇBİR ŞEY YOKMUŞ GİBİ"
Bir daha geri o günleri yaşamak istemem. Covidi tanımlamam gerekirse de o süreçte, Covid dışında hiçbir şey yokmuş gibi geçen bir zaman olarak tanımlayabilirim. Tedaviler belirli, babanız da olsa tanımadığınız biri de olsa aynı tedaviyi uyguladık, asla bir değişiklik olmadı. Kimisinde yüz güldürücü sonuçlar elde etsek de kimisinde istediğimiz sonuçları elde edemedik ve bunun etkisinden çıkamadığımız zamanlar da oldu. Hiçbir hastalığı olmayan o genç insanların vefatına şahit olmak insanı derinden etkiledi. İnsanın duygusal bağının olması zaten apayrı bir şey, baba hani candan ötesi sonuçta."
"UMUT DOLU SÖZCÜKLER DUYMAK İSTEDİM"
Kara, bu süreçte akıllarına yer eden birçok hasta olduğunu dile getirerek, "Bir genç vardı 22 yaşında biz direkt onu yoğun bakıma aldık. Sonra o da şifayla taburcu oldu. Hani genç olması, belki hiçbir hastalığının olmaması avantajdı ama 22 yaşında, hiçbir hastalığı olmayan bir çocuğun yoğun bakıma düşmüş olması insanı etkiliyor." diye konuştu.
Babasının hastanedeki tedavisinin 15 gün sürdüğünü, bu sürecin kendisi için geçmek bilmediğini ifade eden Kara, duygularını şöyle anlattı:
"Bir gün daha geçsin, daha iyi olduğunu görmek istedim. Her şey aklıma geldi, hocalarımdan hep iyiye giden, umut dolu sözcükler duymak istedim. Ben bu vesileyle de gerçekten bilgisiyle ve desteğiyle yanımızda olan hocalarıma ve sağlık çalışanlarına teşekkür etmek istiyorum. Ben Covid-19 sürecinde en çok aileme doyasıya sarılmayı özledim. Sevdiklerime sarılmayı özledim. Hep 'Ya onlara bir şey olursa' korkusu, o ihtimal hala aklımın bir kenarında."