Islak ve nemli kalan maskelerin koruyuculuğu azalıyor. Bağışıklığı düşük kişilerde bakteriyel enfeksiyonlara ve mantara bile yol açabiliyor. Bu durumla karşı karşıya kalınmaması için Sağlık Bilimleri Üniversitesi Hamidiye Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlkin Zindancı neler yapılması gerektiğini anlattı.
İMMÜN SİSTEMİ DÜŞÜK KİŞİLERDE AĞIZ KENARINA MANTAR YERLEŞEBİLİYOR
Normalde belli süreleri aşmadan kullanılan, standartlara uygun ve kaliteli maskelerin herhangi bir enfeksiyona yol açmayacağını ifade eden Doç. Dr. Zindancı, “Mantar iki dudağın birleştiği ağız köşelerinde gelişebiliyor. Özellikle şeker hastaları, ileri yaştakiler veya kemoterapi gören immün sistemi düşük kişilerde böyle bir yatkınlık var” diye konuştu.
MASKENİN ISLANMASI BAKTERİ ÜREMESİ İÇİN ORTAM SAĞLIYOR
Uygun olmayan maske kullanımının bu tip rahatsızlıkların ortaya çıkmasında payının büyük olduğunu açıklayan Zindancı, “Maskenin ter veya hapşırık, öksürük gibi ağızdan çıkan salgılarla ıslanması, nemlenmesi bakteri ve mantar üremesi için uygun bir ortam yaratıyor” diyerek şöyle devam etti: “Sadece mantar değil, bakteriye bağlı enfeksiyonlar da artıyor.”
MASKEYİ DOĞRU KULLANMAK KADAR DOĞRU MASKE KULLANMAK DA ÖNEMLİ
Ağızda ve deri yüzeyinde meydana gelebilecek tahriş, akne ve egzama gibi rahatsızlıkların önüne geçmek için yapılması gereken tek ve en önemli adım maskeyi doğru kullanmak. Yani maske belli aralıklarla nemlendikçe ve ıslandıkça değiştirilmeli.
GÜZEL GÖRÜNÜYOR DİYE HER MASKE KULLANILMAMALI
Maskeyi doğru kullanmak kadar doğru maske kullanmak da önemli. Doç. Dr. Zindancı, doğru maske kullanımını tarif etti:
“Polyester ve sentetikten üretilen kalitesiz maskelerin zaten virüs önleyici özelliği yok. Terlemeyi de kolaylaştırıyor. Özellikle sırf güzel görünüyor diye renkli maskelerin alınmasını hiç tavsiye etmiyorum. Ayrıca bu maskelerin renkli olması kontakt egzamayı da artırabiliyor. Klasik cerrahi maske dışında bir şey kullanılmasını pek önermiyoruz.”
MANTAR OLUŞTUYSA HEMEN HEKİME BAŞVURULMALI
Doç. Dr. Zindancı, ağız ve çevresinde mantar ya da bakteriyel enfeksiyon gelişen kişilerin bir-iki gün içinde hekime başvurmaları gerektiğini vurgulayarak, “Beklemeye gerek yok. Bu tip enfeksiyonlar kendiliğinden gerilemez. Aksine ilerleme özelliği gösterir” uyarısında bulundu.
ÖNCE TANI SONRA TEDAVİ
Zindancı, son olarak şunları kaydetti:
“Ayırıcı tanıyı yaptıktan sonra tedavisi kolay. Öncelikle ne tarz bir enfeksiyon olduğu tespit edilmeli. Tedavi için topikal, yani sürülen merhemler veriliyor. Duruma göre antibiyotik ve antifungal mantar ilaçları ilave edilebiliyor. Mantarın ağız içine ilerlemesi durumunda antiseptik gargara da öneriliyor.”
Kaynak: TRT Haber/Mine Yargıcı Çiftçi