Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Şeref Özkara, nadir görülen akciğer hastalıklarından birinin de "langerhans hücreli histiyositoz" olduğunu belirtti.
Tütün ve tütün kullanımı ile sigara dumanına maruziyetin, başta akciğer kanseri olmak üzere birçok hastalığın gelişmesine neden olduğunun altını çizen Prof. Dr. Özkara, "Bu hastalık da tütün kullanımına bağlı olarak gelişmekte ve yaşamı tehdit etmektedir. Bu hastalık, tedavi edilmediğinde ölüme yol açabilir." dedi.
AKCİĞERDE OYUKLAR OLUŞUYOR
Hastalığın tedavisinde etkin bir ilaç tedavisi bulunmadığını ve tek çözümün sigaranın bırakılması olduğunu söyleyen Özkara, "Hastalık geliştiğinde, akciğerde küçük küçük oyuklar oluşuyor. Zamanla daha da büyüyerek kistik diye ifade edilen yaraların gelişmesine neden oluyor. Bu durum, akciğeri sıkıntıya sokuyor ve akciğer yetmezliği gelişmesine yol açabiliyor." ifadelerini kullandı.
Özkara, nefes darlığı, halsizlik gibi şikayetlerle kendilerine başvuran Yakup Eser'e, akciğer film bulguları, bulgular ve genel sağlık durumu değerlendirmesi sonunda langerhans hücreli histiyositoz tanısı konulduğunu bildirdi. Hastanın iki akciğerinde de yaygın bulgularla karşılaştıklarını ifade eden Eser, tedavi olarak sadece sigarayı bıraktırdıklarına dikkati çekti.
"SİGARAYI BIRAKTIRMAK DIŞINDA BİR TEDAVİ UYGULANMADI"
Prof. Dr. Özkara, şunları kaydetti:
"Hastamıza sigarayı bıraktırmak dışında bir tedavi uygulamadık. Aylar içinde hastamızın şikayetlerinin azaldığı ve daha da önemlisi akciğerindeki bulguların düzeldiği tespit edildi. Sigarayı bırakmasının takiben yapılan tetkikleri ve başvuru yapıldığı zamanki tetkikleri kıyasladık.
Hastamız sigarayı bıraktıktan sonra ince kesit alınan tomogrofide, akciğerlerindeki lezyonların yüzde 90 oranında kaybolduğu, yaraların yok olduğu belirlendi. Hastanın nefes gücü arttı, toplam üfleyebildiği miktar önceden 3,5 litreye düşmüşken şimdi 5 litreye yükseldi. Çok bariz şekilde hastalığın iyileştiğini gördük."
GÜNDE 1,5 PAKET SİGARA İÇİYORDU
Ölümcül olabilen hastalığı yenerek sağlığına kavuşan iki çocuk babası 35 yaşındaki Yakup Eser, yaklaşık 20 yıldır günde 1,5 paket sigara içtiğini söyledi.
Eser, son bir yıldır genel sağlık durumunun bozulduğunu, merdiven çıkarken aşırı yorulduğunu, nefes darlığı çektiğini anlattı. Hastaneye başvurduğunu ifade eden Eser, "Hemen sigarayı bırakmam istendi. Ben de hocamın tavsiyesi üzerine sigarayı bıraktım. Şimdi çok daha iyiyim, yürürken ya da merdiven çıkarken bir sıkıntım kalmadı. Zor bir süreçti ama sonucu iyi oldu." dedi.
Eser, bu süreçte eşinden büyük destek aldığını belirterek, çocuklarına örnek olabilmenin de mutluluğunu yaşadığını söyledi. "Ölebilirsin dendiğinde çocukları için büyük kaygı duyduğunu aktaran Eser, onları babasız bırakma ihtimalinin hastalık kadar acı verdiğini ifade etti.
ÖLÜM RİSKİNİN OLMASI SİGARAYI BIRAKTIRDI
Yakup Eser'in eşi Fatma Eser de tanı konulduğunda eşini kaybetmekten çok korktuğunu belirterek, duygularını şöyle aktardı:
"Hastalandığında çok öksürüyordu, uyuyamıyordu. Ölüm riski olduğunun söylenmesi çok kötü bir his. Rabbim hiç kimseye yaşatmasın. Böylesi bir durumda, çocuklarımla yalnız kaldığımızı düşündük, çok acıydı bunun düşüncesi bile. Eşim olmadan, hayata nasıl devam edecektim ben? Bu düşünce beni çok korkuttu. Çok üzülüyorduk ve bunu çocuklarımız da fark ediyordu. Özellikle 12 yaşındaki oğlumuz, 'Anne babam, neden bu kadar öksürüyor' diye üzülüyordu.
"İKİMİZ DE AYNI ANDA PAKETLERİ ÇÖPE ATTIK"
Tanı konulduktan sonra hocamız 'Artık sigara içilmeyecek, tedavimiz bu' dediğinde, hastanenin kapısından çıktığımız gibi paketleri çöpe attık. Ben de sigara içiyordum, ona destek olmalıydım. Çünkü, eğer ben içersem eşime destek olamazdım. İkimiz de aynı anda bırakmaya karar verdik, ikimiz de aynı anda paketleri kırıp attık. O gün bugündür hiç sigara içmedik. Şimdi çok iyi, sigarayı bırakmak mucize yarattı."
Fatma Eser, çocuklarının da babalarının iyileştiğine tanık olmaktan çok mutlu olduklarını ve artık evlerinde sigara içilmemesini de sevinçle karşıladıklarını aktardı.